- Katılım
- 14 May 2025
- Mesajlar
- 434
- Puanları
- 187
- Yaş
- 46
Kenevir yetiştirmek, aslında düşünüldüğü kadar zor değildir ve bu bitkiyi seven herkes yetiştirmeyi aklından mutlaka geçirmiştir. Ürünün pahalılığı, temiz olmayışı ve ticareti sırasında yaşanan sıkıntılardan dolayı tüketen herkes kendi ürününü yetiştirebilmek için can atar. Bu noktadan sonra araştırma yapmaya başlar. Genellikle bu araştırmalar Youtube üzerinden yapılır. Ancak bunu yapan kişilerin unuttuğu çok önemli bir nokta var ki o da; Youtube gibi platformlarda yetiştirme yapan kişilerin çoğu bu işi yasal olarak yaparlar. Yasal olarak yaptıkları için daha rahat hareket ederek en pahalı malzemeleri alır ve sistem kurarlar. Peki gerçekten de böyle bir sistem gerekli mi veya böyle bir sistem olmadan da yetiştirme yapılabilir mi ?
İnsanlık her geçen gün gelişiyor ve kendini geliştiriyor. Bizler bugün yaşadığımız çağda bu bitkiyi nasıl yetiştirebileceğimizi çok daha iyi biliyoruz. Hala öğrenmemiz gereken çok şey var elbette ama bundan 70-80 yıl öncesine göre çok geliştik.
Kenevir bitkisi her bitkide olduğu gibi büyümek için Güneş’e ihtiyaç duyar. Bitkinin ne kadar gelişeceği; Gün içerisinde direk olarak aldığı güneş ışığına bağlıdır. Ancak yetiştiriciler doğayı kandırabilmek için lambalar kullanılabileceğini fark etmişlerdir ve yetiştirme alanları daha da gelişmiştir. Bitkinin sezonu Nisan ayında başlar ve genetiğine göre Ekim-Kasım arasında hasat alınır. Bu ışığa duyarlı (Photoperiod) olan sezonluk bitkiler için geçerlidir. Kısa dönem bitkilerin ise hasat süresi 65-125 gün arasındadır.
Bu iki yetiştirme biçiminde hangisi daha avantajlı diye soracak olursanız ikisininde kendine göre artı ve eksileri var.
Kapalı ortamda yaptığınız yetiştirmelerde, bitkilerinizi olası bir kötü hava koşulundan, haşeratlardan veya böceklerden korumanız çok daha kolayken açık alanda yaptığınız ekimlerde bu böyle olmayacaktır. Eğer bitkinizi, gerekli besinleri verip, sağlıklı bir şekilde büyütürseniz bütün böceklerin tapacağı bir hale gelecek ve mıknatıs gibi böcekleri kendine çekecektir. Kimyasal ilaçlar ile bunu önlemenizi kesinlikle tavsiye etmiyoruz. Doğal yollarla bununla savaşmak mümkün. Doğal yollar ile haşeratları öldürürken, bitkinizi zehirlemek yerine, haşeratların ondan kaçmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için doğal bitki yağları mevcut. Sitemizde bu bilgileri bulabilirsiniz.
Açık alanın en büyük artısı bitkilerinin enerji kaynağının güneş olması. Şu anda elimizdeki teknoloji ile saatte 5 kilo watt'lık bir enerji yaksanız bile bu güneşin 32’de birine denk gelecektir. O yüzden dolayı açık alanda yapılan yetiştirmelerdeki bitkiler daha çok gelişir ve hasatları bir o kadar çok olur. Tabi ki de bu kulağa hoş gelse de dişi bitkileriniz açık alanda çok savunmasız hale geliyorlar. Kuş, böcek veya rüzgarın taşıdığı polenlerle tohum yapmaya başlayabilir. Böyle bir durumda bitkinizdeki sömekler tohum dolu olacak ve hiçde kaliteli olmayan bir ürün elde edeceksiniz. Kapalı alanda ama böyle bir sorunla karşılaşmazsınız. Bitkileriniz dış mekana göre çok daha gelişmese de bitkilerinizi büyürken kompakt bir şekilde büyütürseniz hasat miktarınız çok da az olmaz. Doğru karbondioksit tekniği ile de çiçeklerinizin gramajını arttırabilirsiniz.
Bütün alanların kendine göre artı ve eksisi vardır. Bu noktada en doğru alanı sizin imkanlarınız belirleyecektir.
Profesör X
İnsanlık her geçen gün gelişiyor ve kendini geliştiriyor. Bizler bugün yaşadığımız çağda bu bitkiyi nasıl yetiştirebileceğimizi çok daha iyi biliyoruz. Hala öğrenmemiz gereken çok şey var elbette ama bundan 70-80 yıl öncesine göre çok geliştik.
Kenevir bitkisi her bitkide olduğu gibi büyümek için Güneş’e ihtiyaç duyar. Bitkinin ne kadar gelişeceği; Gün içerisinde direk olarak aldığı güneş ışığına bağlıdır. Ancak yetiştiriciler doğayı kandırabilmek için lambalar kullanılabileceğini fark etmişlerdir ve yetiştirme alanları daha da gelişmiştir. Bitkinin sezonu Nisan ayında başlar ve genetiğine göre Ekim-Kasım arasında hasat alınır. Bu ışığa duyarlı (Photoperiod) olan sezonluk bitkiler için geçerlidir. Kısa dönem bitkilerin ise hasat süresi 65-125 gün arasındadır.

1- Yetiştirme Ortamları
1.1- Indoor (Kapalı alanda)
Aşırı talep doğrultusunda yetiştiriciler kışında boş durmamak için kapalı ortamlarda lamba yardımı ile bu bitkiyi yetiştirebilmişlerdir ve buda onlara yeni fırsatlar sağlayarak pazarın daha da gelişmesini sağlamıştır. Kapalı ortamda yetiştirme bir evin odasında, depoda, profesyonel veya el yapımı bir kabinde, büyük çöp kovasında, 19 litrelik su damacasında, ... vb. her yerde yapılabilir. Bu tamamen yetiştiricinin imkanlarına ve yaratıcılığına kalmış bir durumdur. Burada kabini kurarken dikkat etmeniz gereken bazı hususlar var. O hususlara diğer konularda değineceğiz. Bu noktada anlatmak istediğimiz; Eğer siz bitkinin istediği şartları ona kabinde sağlarsanız, hedefinize mutlaka ulaşacaksınız.
1.2. Outdoor (Açık Alanda)
Eğer sezonluk, ışığa duyarlı (ağaç) bir esrar yetiştirmek istiyorsanız hazırlıklarınıza şubat ayından itibaren başlamanız en doğru karar olacaktır. Bu süreç içerisinde tohumlarınızı bulur, toprağınızı hazırlar ve sezona hazırlanırsınız. Ekimler Nisan ayında son donlardan sonra yapılır. Kısa ve uzun dönem bütün bitkiler için bu söylediklerimiz geçerlidir. Bu noktada çok dikkatli olması gerekir yetiştiricilerin. Her bölgenin iklimi değişir o yüzden yaşadığınız bölgedeki donları takip etmeniz sizin yararınıza olur. Eğer erken ekim yaparsanız bitkileriniz ilk donda ölecektir. Bu tarz kayıplardan kaçmak isterseniz eğer, evinizin bir bölümünde tohumunuzu fideleyebilirsiniz. Bu şekilde kapalı ortamda yetiştirdiğiniz fideler çok daha güçlü olacaktır ve dışarıda çok daha iyi gelişecektir.
1.3. En Doğru Alan
Öncelikle imkanlarınıza göre nasıl bir yetiştirme yapacağınıza karar vermelisiniz. Eğer bahçenizde uygun bir alan varsa, güzel bir kamufle ile kendi bitkinizi yetiştirebilirsiniz. Bu konuda birçok örneğe zaman içerisinde şahit olduk. Bahçeli bir evde oturmuyorsanız da ümitsizliğe kapılmayın. Evinizde bir dolapta veya odanın bir köşesindeki kabinde kenevir yetiştirmeniz mümkün.Bu iki yetiştirme biçiminde hangisi daha avantajlı diye soracak olursanız ikisininde kendine göre artı ve eksileri var.
Kapalı ortamda yaptığınız yetiştirmelerde, bitkilerinizi olası bir kötü hava koşulundan, haşeratlardan veya böceklerden korumanız çok daha kolayken açık alanda yaptığınız ekimlerde bu böyle olmayacaktır. Eğer bitkinizi, gerekli besinleri verip, sağlıklı bir şekilde büyütürseniz bütün böceklerin tapacağı bir hale gelecek ve mıknatıs gibi böcekleri kendine çekecektir. Kimyasal ilaçlar ile bunu önlemenizi kesinlikle tavsiye etmiyoruz. Doğal yollarla bununla savaşmak mümkün. Doğal yollar ile haşeratları öldürürken, bitkinizi zehirlemek yerine, haşeratların ondan kaçmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için doğal bitki yağları mevcut. Sitemizde bu bilgileri bulabilirsiniz.
Açık alanın en büyük artısı bitkilerinin enerji kaynağının güneş olması. Şu anda elimizdeki teknoloji ile saatte 5 kilo watt'lık bir enerji yaksanız bile bu güneşin 32’de birine denk gelecektir. O yüzden dolayı açık alanda yapılan yetiştirmelerdeki bitkiler daha çok gelişir ve hasatları bir o kadar çok olur. Tabi ki de bu kulağa hoş gelse de dişi bitkileriniz açık alanda çok savunmasız hale geliyorlar. Kuş, böcek veya rüzgarın taşıdığı polenlerle tohum yapmaya başlayabilir. Böyle bir durumda bitkinizdeki sömekler tohum dolu olacak ve hiçde kaliteli olmayan bir ürün elde edeceksiniz. Kapalı alanda ama böyle bir sorunla karşılaşmazsınız. Bitkileriniz dış mekana göre çok daha gelişmese de bitkilerinizi büyürken kompakt bir şekilde büyütürseniz hasat miktarınız çok da az olmaz. Doğru karbondioksit tekniği ile de çiçeklerinizin gramajını arttırabilirsiniz.
Bütün alanların kendine göre artı ve eksisi vardır. Bu noktada en doğru alanı sizin imkanlarınız belirleyecektir.
Profesör X